Kafa Travmaları
Kafa Travmaları
Bir darbe veya kaza sonucu kafa travması oluşabilir. Kişi geçirdiği travma sonrası kazanın nasıl gerçekleştiğini, öncesini ve sonrasını hatırlamakta zorluk çekiyorsa, uyku hali varsa ya da uyandırılamıyorsa hayatı risk altında olabilir.
Sık karşılaşabileceğimiz bu travma biçimi, yaratabileceği sonuçlar açısından oldukça önemlidir. Travmalar, beyin dokusunda ciddi yaralanmalar sonucu kalıcı hasarlar bırakabilir. Zamanında ve doğru müdahale, hayat kurtarıcı olabilir.
Kafa travmaları, sakatlığa neden olabilen ve uzun süre bakım gerektiren sonuçlara yol açabilir. Bunları önlemenin bir yolu olmadığı için riski en aza indirebilecek önlemlerin alınması daha doğru olacaktır. Bunun için herhangi bir iş ya da spor yaparken kafa travmalarına yol açabilecek durumları düşünerek hareket etmek gerekir. Mesela, motosiklet, bisiklet ya da ata binerken mutlaka kafaya koruyucu bir kask takılmalıdır. Trafik kazalarında oluşabilecek travma riskini azaltmanın en önemli yoluysa, emniyet kemeri takmaktır.
Kafaya alınan darbe sonucu en sık görülen durumlardan biri, kafa derisinin şişmesidir. Bunun dışında zedelenme, beyin dokusunda ezilme, beyin dokularında kan birikmesi ve kemiklerin bütünlüğünü bozan kafatası kırıkları da görülebilir. Yaygın akson hastalığı olarak bilinen, genellikle belirgin bir kanama bulgusu olmaksızın beyin ödemiyle oluşan bir hasar da gelişebilir. Uzun vadeli hasarlar ortaya çıkarabilen ve ödem sonucu oluşan basınç artışları bazı anormalliklere yol açabilir.
Açık kırıklar her zaman çok ciddi yaralanmalardır. Travma sonucu açık kırık yoksa yani kafa derisi kesilmiş, beyin dokusu dış ortam havasıyla temasa geçmemişse çok ciddi olmayabilir. Kapalı kırıklar ve çatlaklar hasarın durumuna, özelliğine bağlı sonuçlar meydana getirir. Kafaya gelen çok hafif bir darbe bile kişi için çok ağrılı olabilir. Çünkü yüz ve kafa derisi vücudun diğer bölgelerine göre daha hassastır. Kafa derisinde çok fazla kan damarı bulunduğundan küçük bir kesikten büyük miktarda kanama meydana gelebilir. Darbe sonucu cildin bütünlüğü kaybolmaz ise kesik oluşmadığı için kanama olmasa da cilt altına toplanan kan, darbe bölgesinde şişliğe yol açabilir.
Travma geçirdiği bilinen kişiler mümkün olduğunca kısa sürede tam donanımlı bir sağlık merkezine ulaştırılmalıdır. Hızlı hareket etme endişesiyle hastalara daha çok zarar verebilecek transfer şekillerinden kaçınılmalıdır. Hastanın mevcut pozisyonu uzman bir hekim tarafından görülene kadar korunmalıdır.
Kafa travması geçiren kişiye uzman hekim muayenesinden sonra radyografi, fonksiyonel boyun grafisi, tomografi ve manyetik rezonans gibi birtakım tetkikler uygulanır. Tetkiklerin neticesinde cerrahi girişim gerektirecek bir duruma karar verilirse; gerekli donanımı olan bir merkezde, yeterli tecrübeye sahip bir cerrahi ekip tarafından girişim uygulanmalıdır.
Kafa Travması geçirmiş bir hastada; Bilinç kaybı ya da bilinç bulanıklığı, bulanık görme, vücutta kasılmalarının olması, denge kaybı, baş dönmesi ve/veya baş ağrısı, kulak ya da burundan saydam bir sıvının gelmesi ya da kulak kanaması gibi belirtilerin olması durumunda mutlaka ileri değerlendirme gereklidir.